13 Mayıs 2013 Pazartesi

Doa Kozmetik

Doa Kozmetik'le Sözlük'te denk geldiğim bir entry ile tanışmıştım. Duruşları ve esprili tarzları dikkatimi çekti, sipariş verme kararından önce bir-iki yere bakıp yorum ararken daha evvel -sanırım- ItsBeauty'de uzun uzun tartışmalar döndüğünü gördüm; bir grup Doa'dan çok memnunken diğerleri, kadınların bu tip alışverişler için sıkça başvurduğu sitelerde Doa'nın habire hesap açıp kendi ürünlerini övdüğünü söylüyordu (en son konular kilitlenmişti çünkü tartışmalar çok sertti; şimdi sildiler mi ne yaptılarsa tartışmaları bulamadım). Fiyatlar uygun olunca kendim denemeye karar verdim; biri lilyum, ikisi sandal ağacı olmak üzere üç katı parfüm, bir ufak shea yağı, argan yağı, saç toniği, dökülen saçlar için saç bakım yağı ile yosun ve defne sabunu sipariş ettim, onlar da keratinli saç maskesini hediye olarak gönderdiler.

*sabunlar yok çünkü buraya yazana kadar bitti*

Gördüğünüz gibi, ilk siparişe göre fazlasıyla abartmışım. Hadi bu kadar aldın, bari sandal ağacı katı parfümden bir tane al, değil mi, dene bir hele. Yok! (Ağaçsı ve odunsu kokuların her birini ayrı severim ama sandal ağacı kokusu duyunca gözüm döner.) Nitekim siteye de yazdığım gibi katı parfümlerin ikisinden de hiç memnun kalmadım. Nedendir bilmiyorum ancak ikisi de bir süre sonra aynı kokmaya başlıyor: Hacı yağı gibi!

Sabunlar çok çabuk, daha ne olduğunu anlamadan bitti ama gözüme takılan, beni rahatsız eden bir şey olmadı (yosunun biraz ağır koktuğunu iddia edebilirim gerçi). Keratinli maskeyi unutmadığım zamanlarda (ayda bir?) ancak kullanabiliyorum; nemli saça uygulayıp 4-5 saat sonunda yıkıyorum ancak dediğim gibi, düzenli kullanmadığım için belki de, çok bir faydasını göremedim. Saç bakım yağı ise hem yapı hem de koku olarak aşırı ağır; uyguladıktan sonra sülfatsız şampuanla temizlememizi önermişler ancak bu öneriye uyduğum zaman 3-4 tur yıkamadığım sürece temizlenmiyor; o sebeple sülfatlı şampuanla girişip iki şampuanda kurtulmaya çalışıyorum (: Argan yağına karşı nötrüm; shea yağını ise topuk ve dirseklerimde kullanıyorum, etkili olduğunu söyleyebilirim. Kullandıklarım arasında en etkili bulduğum saç toniği oldu; hem kullanımı kolay ve kokusu ağır değil (neticede temiz saça uyguluyorsunuz, buram buram ot kokmayı kimse istemez) hem de yağlanmayı hafifletiyor -ancak bu da "olsa süper olur!" ürünlerden değil.

Yalnızca katı parfüm olayı bile güveni sarsmak için yeterli idi aslında; sattıkları ürünler aksesuar ya da giysi değil, direkt sağlığı etkileyecek ürünler neticede (ki bu saydıklarım yoluyla zehirlenenler de var [1][2]). Yine de Doa'nın iyi niyetine inanıyor ancak biraz daha çabalamaları ve dikkatli olmaları gerektiğini düşünüyorum.


12 Mayıs 2013 Pazar

Dermoeczanem.com

Güneş koruyucu seçmeye çalışırken özellikle de Sözlük'te okuduğum yorumlar neticesinde Babé almaya karar verdim; ancak yakınımda bu markayı satan bir eczane bilmediğim ve açıkçası aramaya da üşendiğim için internetten sipariş vermeyi ve yine bloglarda okuduğum yorumlara güvenerek Dermoeczanem.com'u tercih ettim. Siparişim, Babé 200 ml'lik SPF 50+ losyon, Bioderma Sensibio H2O (3. şişem bu) ve Galenic Elancyl Multi-Fermeté Corps idi.



Doğruya doğru: 1 Mayıs akşamı verdiğim sipariş 3 Mayıs'ta elimdeydi; havalı naylonlarla tek tek paketlenmiş,  önce yassı bir kutuya, ardından da kargo şirketinin standart paketlerinden birine konmuştu. Bir eksikleri yoktu yani. Ama sanıyorum hepimizde deneme boyu ürünlere karşı aşırı bir sempati vardır (: Özellikle dermokozmetik alışverişi yaparken insan öyle ya da böyle bir-iki deneme boyu ürün ister --gerek yeni çıkan bir ürünü denemek gerek seyahatlerde, halihazırda kullandığımız tam boy ürünü taşımamak için. Şimdiye kadar az ya da çok dermokozmetik alışverişi yaptığım eczanelerde illa en az iki deneme boyu ürün aldım; hele sıklıkla alışveriş yaptığım Kumrular'daki eczaneden, altı üstü 100-150 liralık ürün almış olmama karşın bir torba deneme boyu La Roche Posay ve Avené ürünüyle uğurlandığım zamanlar oldu. Peki Dermokozmetik.com, 140 liralık alışverişin yanında ne gönderdi dersiniz:

*seçim sürecinde epey zahmete sebep olmuş olmalı: Mustela emziren anneler için meme ucu bakım kremi :/*

Sıkılaştırıcı vücut losyonu almış olmama binaen (herhalde?) hamile ya da lohusa olduğumu düşünmüş olmaları bir gaf ama hadi öyle olmadığını kabul edeyim. İnsan yanına en azından bir deneme boyu daha ekler ki bu kadar trajik durmasın ya da hiçbir şey gönderme, bundan iyi. Yaptığım alışveriş tutarının onlar için hiçbir şey olmadığını kabul ediyorum (benim için önemli bir meblağ, kimse parayı kolay kazanmıyor zira); hem stokları kontrollü, hem de çabuk ve titiz gönderim yapıyorlar ve böyle oldukları sürece müşterileri de azalmaz. Ama Allah aşkına, insan şunu kutuya koyarken bir düşünür yahu. 

Tamam, sakinim. 

*Babé SPF 50+ güneş koruyucu losyon*

Babé losyona dair ilk izlenimim, "Hay Allah, bu da kireç gibi!" idi; oysa kullanınca anladım ki ciltte tabaka gibi kalmaması, çabuk yayılması ve hoş kokusu ile iyi bir ürün.

aylar sonra gelen ek: Sivilceye sebep oluyor, hem de kistik türlerine. Üstelik yalnızca bende de değil, annem de bu sorunu fark etti. Drugstore markaları bunun neredeyse yarı fiyatına satılıyor ve hiçbir zaman böyle sorunla karşılaşmamıştık. Sonuç olarak bir daha kesinlikle Babé almayacağım; hatta Superdrug'ın Solait serisinden acayip memnun kaldığım için artık yalnızca onu tercih edebilirim. 

*Galenic Elancyl Multi-Fermeté Corps*

Bu kremin etkisini kısa dönemde görmeyi elbette ummuyorum; ama şu an için yarattığı hafif gerginlik hissinden ve hafif yoğun yapısından memnunum. İçinde yine hafif parfüm kullanılmış ve dairesel hareketler yaparak sabah ve akşam tüm vücuda uygulayabiliyorsunuz; ben ise genelde boyun ve üst kol için kullanıyorum. 

Sonuç olarak, pire için yorgan yakmayı tercih edenlerden olduğumdan, muhtemelen bir daha Dermoeczanem.com'dan alışveriş yapmayacak, başka siteleri, olmadı şehrimdeki eczaneleri tercih edeceğim. 

Raen

Ön bilgi: Siparişi Ocak 2013'te vermiştim; yorum yazabilmek için uzun süre denemek istedim.

Sandal ağacı sabunu ararken denk geldiğim Raen'in sitesinde beklediğimden fazla çeşit buldum; yine de deneme amacıyla sadece sandal ağacı ve ardıç sabunu ile paçuli şampuanı sipariş ettim.

*saat yönünde, ardıç, günlük ağacı ve sandal ağacı sabunları ile peeling lifi ve paçuli şampuanı.*

Ardıç, yüzyıllarca Navajolardan Şamanlara kadar pek çok kültür tarafından çeşitli amaçlarla kullanılmış olsa da, ben karma cildin getirdiği pullanma, kızarıklık ve sivilce gibi problemleri aşmak için tercih ettim. Çiçekli-meyveli parfümlerle yetişmiş genç nesil tüketici, ardıç sabununun kokusunu kesinlikle çok ağır bulacaktır ama odunsu kokuları sevenler için harika olduğunu söyleyebilirim. 

Sandal ağacının fizyolojik etkileri benim bildiğim kadarıyla pek yok, daha çok psikolojik açıdan etkili ve dini ritüellerde sıkça kullanılır. Bu sabunu da aslen sandal ağacı ve yasemin notalarının baskın olduğu parfümümü desteklemek için aldım. Oldukça iyi ayarlanmış, hafif ve neredeyse tatlı bir kokusu var. 

Gelen hediyelerden biri günlük ağacı sabunuydu. Günlük de ayarında kullanılmazsa oldukça bayık bir kokudur, fakat bu sabunda tam kararında. Tercihlerime bakıp cilt rahatsızlığım olabileceğini mi düşündüler yoksa rastgele bir hediye miydi bilmiyorum ama nokta atışı olduğunu söyleyebilirim ve gerçekten memnun oldum. 

Üç sabundan yalnızca ardıç daha "görünür" etki yaratıp cildi hafifçe geriyor ama en çabuk eriyeni de bu; sandal ve günlük ise daha uzun ömürlü. Bazı sebeplerden [kokuları çok güzel olduğu için bitmesin diye, mesela (: ] düzenli kullanmadığım için iyi/kötü yorum yapmayacağım.

Paçuli baskın kokusuyla ünlüdür; kaliteli bir bileşimde harikadır ama diğer türlü fazla ucuz bir kokuya dönüşme riski çok yüksektir. Şampuanı bu nedenle biraz tereddüt ederek sipariş etmiştim ama çok hafif ve tatlı bir paçuli kokusuyla karşılaştım; üstelik banyonun ardından koku saça yapışıp kalmıyor da. Öte yandan, evet, saçı biraz sertleştiriyor. Seboreik dermatit üstüne ince telli ve yağlı saç sahibi de olduğumdan bu benim işime geliyor çünkü saçlarımı yıkamak için 3-4 saat daha kazanmış oluyorum. Eğer saçlarınızın yumuşak olmasını bekliyorsanız hayal kırıklığına uğrarsınız (öyle bir beklentiniz varsa bitkisel şampuan zaten size uygun değildir). Bu şampuanı Down Under Natural's'ın Nude'u ile dönüşümlü kullandığım için (nereden baksanız haftada 3 kez) 3 ay dolu dolu dayandı; sanırım Temmuz ayını bile çıkaracak. 

Ürün kalitesinden sonra, hizmet kalitesinden bahsedeyim.


20'si gecesi verdiğim siparişi ertesi gün öğlen hazırlayıp kargoya vermişlerdi. 22'sinde kargo şirketinden teslim aldığımda, kutunun üzerine "kırılacak" etiketi yapıştırılmış olduğunu gördüm; içindeki ürünler ise kağıt torbayla desteklenmiş, kat kat sarılmıştı. Günlük ağacı sabununun yanında, yüz peeling lifi de hediye olarak paketlenmişti. Bu derece hızlı ve titiz olmaları ayrıca memnun etti. 

Sonuç olarak, hem ürün hem de hizmet kalitesiyle kesinlikle memnun eden Raen, bu tip alışverişlerinde öncelikli olarak tercih edeceğim marka olacak. İşin doğrusu, şampuanın bitmesini beklemeden ikinci siparişimi de verebilirim (: